18 Yaşımdan Gelecekteki Eren'e Not


Son zamanlarda Türkiye de yaşamak çok zor olmaya başladı.Özellikle 2020 2021 ve 2022 çok zor geçiyor
Zamlar, eğitim sistemi vs Türkiyede yaşamı çok zorlaştırıyo.
Bu tabi ki hiç iyi bişey değil ama bana iyi bi etkisi oldu.
Bu etkilerden bahsetmeden önce bu videoyu çekme amacımdan bahsetcem
Bu blogu ilerde istediğim yerlere, hedeflediğim noktalara geldiğim zaman, olmak istediğim kişi olduğum zaman, bu bloga bakıp bu düşüncelerden bu düşüncelere gelebilmişim, böyle demişim ve dediğim her şeyi yapabilmişim, eskiden böyleyken şimdi böyle olabilmişim diyebilmek için yazıyorum. İster okuyun ister okumayın. Kısaca bu blogu kendim için yazıyorum. Şuan böyle düşünüyorum, bu düşünceler benim kendime çıkarım yaptığım, farkına vardığım düşünceler ve istekler. Başkası söylediği için değil, başkası gösterdiği için değil, başkasından gördüğüm için yapmak istediğim, gerçekleştirmek istediğim şeyler değil. En önemlisi ilerde birisi gelipde "Ben olmasaydım sen bu zamanlara gelemezdin, böyle olamazdın, ben olmasam sen olmazdın" diyemesin diye her şeyin farkında olduğumu ve tek başıma bugünlere gelebildiğimi göstermek için yazıyorum bu blogu. Bana yardımı dokunan insanlar oldu ve olacak tabi ki onlardan da bahsetcem. Ama ilerde "onlar olmasaydı ben yine bugünlere gelirdim" diyebileceğim için çok mutluyum.
Şimdi bu şartların bendeki etkilerine gelecek olursak Bu şartların bende değiştirdiği çok şey var.
HEDEF, DÜŞÜNCE BİÇİMİ, BAKIŞ AÇISI, VİZYON FARKINDALIK VE EN ÖNEMLİSİ HAYAL
Tabi ki beni bu düşüncelere sokan tek şey Türkiye olmadı
Arkadaş ortamı, ilişki, ve abim
Abimin benim hayatıma etkisi çok fazla
Bugün ben hayal kurabiliyorsam ya da bu kadar büyük hayaller kurabiliyorsam bilin ki abim sayesinde
Benim vizyonumu abimin hayalleri geliştirdi
Bana derdi ki; bir yerden bi vurgun yapabilirsek uçak alacam ada alacam derdi. Oturur abimle uçaklara bakardık. Adalara bakardık. İstediğimiz gibi bulamayınca paramızla rezil oluyoruz yav derdik. Ben inanmazdım tabi bu büyük hayallere, çünkü ortada para yok, plan yok, bi vurgun yapabilirsek çok güzel olur ama nerden ve nasıl yapacağımızı ikimizde bilmiyorduk. Böyle düşünürken kendi çapımda bazı düşüncelere girdim. O günden sonra yavaş yavaş bütün hayallerim vizyonum düşüncelerim değişmeye başladı. Hayallerim tam olarak değiştiği bir tarih söyleyecek olursam 23 Ekim 2021 Cumartesi; o gün arkadaşlarımla, okulda deneme sınavından sonra sufle yemek için bi kafeye gittik, orda kendi aramızda konuşurken bi plan yapıp hayal kurmaya başladık, o da şu ben ilerde milyoner milyarder olursam (inşallah) (arkadaşlarıma sürekli milyoner milyarder olacağımı söylüyorum çünkü) bi yat alcam ve bu arkadaşlarımla o yatta parti vs düzenlicez, orda kalcaz, denizleri, sahilleri, koyları gezcez. Böyle bi hayal kurmuştuk. Kendimi gerçekten orada öyle düşündüm ve gerçekten huzur verici bi hayaldi. Ve o günden sonra benim yat alma kararım kesinleşti. Bu zamana kadar nerdeyse her gün youtube dan yat videoları izledim, araştırdım hangi yatta şu özellik var hangisinde yok, şu yatın şu tasarımı güzel değil, şu yatın burası böyle falan yemek yerken sürekli bu videolara bakıyodum, okulda falan da arada izliyodum, arkadaşlarım artık eren yine mi yat videosu izliyon diyolardı. Daha sonra uçak ve helikopter hayali kurdum ve onları da alma fikri geldi aklıma ve onlar için de araştırma yapmaya başladım. Uçakların modellerini araştırdım iç dizaynlarını araştırdım. Her gün videolarına baktım en son istediğim modeli buldum. Gulfstream G650ER. Sonra helikoptere geçtim ve onu da araştırmaya başladım istediğim modeli bulana kadar. Birsürü var ama ya içi küçük, ya tasarımı saçma falan derken en son BELL 525 modelini buldum.
Bunlarda hedeflerimin arasında. 1. Uçak 2. Yat 3. Helikopter. Ve işte bu hayaller beni ders çalışmak için motive etmeye başladı. Ve bu olay 2021 de oldu.

2021 in bana kattığı en önemli şeylerden biride motivasyon ve hayallere, hedeflere çalışma azmi. Tabi ki Hayaller sayesinde. O yüzden hayal kurmayı bırakmayın. Eğer bir amaç uğruna ayakta değilsen, her darbe seni yere yıkar diye çok güzel bi söz var. O yüzden ayakta duracak bi gücün, hedefin, amacın olsun.

Lisenin başlarında 9. Sınıfta (2018-2019) da kitabı açıp baktığımı hatırlamıyorum. 10. Sınıfta hayatıma giren bir kişi sayesinde derslerime çalışmaya başladım çünkü çalışmazsam hayatımın nereye doğru gideceğini bana gösterdi. Hayallerimi farklı biçimde değiştirdi. Benim hayatımdaki dönüm noktalarımdan birisiydi kendisi. Bana kattığı çok fazla şey var. Şuan hayatımda değil malesef ama bu videoyu izliyorsan sana çok teşekkür ederim hayatıma kattığın her şey için. Bana öğrettiğin her şey için. İyi ki vardın.

10. Sınıfın yarısında zaten araya korona girdi ve gözümüzü kapatıp açtığımızda 12. Sınıfa başlamış olarak bulduk kendimizi. 12. Sınıf. Lise Son. Ve ben hala kendimi 10. Sınıftaki eren olarak görüyodum ama seneye üniversiteye gidiyor olcaz. Bu 12. Sınıf işte benim asıl dönüm noktam oldu. Yeni okulum oldu yeni arkadaşlarım hatta dostlarım oldu. Ya da ben öyle düşünüyorsam da ilerki zamanlarda gerçekten dost olup olmadıklarını görecez zaten. Gördüklerimde var tabi. Her neyse. Bu sene son 3 senede yaşamadığım kadar çok fazla şey yaşadım. Beni değiştiren şeylerden bir tanesi de bu tabi.
Şimdi hayatımda değişen şeylere gelelim.
Başta düşüncelerim değişti. Bu da şöyle oldu. Benim eksikliklerim ya da yanlışlarım hakkında dalga geçildiği için kendimi eksik görmeye başladım. Buda bende değişme fikrini ortaya koydu. Tabi ki başkalarını memnun etmek için kendimi değiştirmeye çalışmıyorum. Çevremde gördüğüm yanlışları uyardığımda, bu durumda olsam ben napardım diyerek empati kuruyorum. Eğer bende aynı şeyi yapacak olduğumu düşünürsem diyorum ki demekki benimde eksik yönlerimden biriymiş. O yüzden benim de bu konuda kendimi değiştirmem ve geliştirmem gerektiğini düşünüyorum.

Örneğin, bi konuda başkasının yaptığı herhangi bişey arkadaşıma yanlış geldi, ve onun hakkında kötü konuşmaya ve yargılamaya başladı. Bu olayla onun düşüncesi arasında psikolojik ve duygusal bi bağ olduğundan olaya objektif bakamaz. Bende ise duygusal bi bağ olmadığından olaya basit bi yönden bakabiliyorum. Ve diyorum ki, empatiyle bakacak olursan yaptığı bu şeyin farkında değildir, olsa zaten yapmaz. Böyle bi olaydan ders çıkarıp, bende aynı düşüncelere girdiğim zaman olaya bir de objektif ve empatiyle yaklaşıyorum. Her zaman mı? Tabi ki hayır ama elimden geldiğince öyle yapıyorum. Ya da yapmak istiyorum. Bu yüzden kendimi değiştirmem ve geliştirmem gerekiyo.
Ve hayatımda gerçekten olmasını istediğim şeylerden birisi de Her Alanda Bir Şey Bil, Bir Alanda Her Şeyi Bil. Bu benim hayat felsefem diyebilriim. Böyle bir kişiye de Soner abimi örnek verebilirim. Çünkü Soner abim kendi kendini geliştirerek elektrik elektronikden anlar yani ev elektriğinden telefon gibi teknolojik aletlerin tamiratına kadar bilir, arabalardan çok iyi anlar, vs. Her alanda bir şey bilir ve bir alanda her şeyi bilir. Kendisi benim örnek aldığım insanlardan biridir. Burdan ona da selam olsun.
Kısaca her alan hakkında bir fikrim olması için elimden geldiği kadar her şey hakkında bilgi edinmeye, öğrenmeye çalışıyorum çünkü en azından kendim için bile başkalarına ihtiyacım kalmaması için her işimi kendim halledebileyim istiyorum. Şuanda kendi kendime yazılım öğreniyorum, şiir yazıyorum şarkı sözleri yazıyorum,  Arduino seti aldık ve öğreniyoruz abimle birlikte, odamıza elektrik elektronik için tornavida seti, pense seti, lehim makinesi, güç kaynağı, ampermetre vs aldık her işimizi kendimiz yapalım hemde öğrenelim diye, youtube ile uğraşıyorum ilerde iyi yerlere gelebileyim diye, ses kayıt stüdyolarında müzik ile uğraşıyoruz, uygulamalardan beat yapmayı öğreniyorum (ilerde bu projeleri de youtube da görceksiniz zaten), böyle greenbox studyolarında youtube için içerik üretiyoruz vakit buldukça, sonra abimle podcast yapıyoruz (onla ilgili de çok güzel planlarımız var), kısaca her şeyi öğrenmeye çalıyorum. Ve yeni şeyler öğrenmeye de devam edeceğim inşallah.
Şimdi ise Kendimde gördüğüm eksikliklere gelecek olursak
1 diksiyon,
2 kitap okuma alışkanlığı,
3 hayata pozitif bakmak,
4 kelime dağarcığı,
5 sabır,
6 farklı bakış açısı,
7 ingilizce ve
8 özgüven.
Bunlara ayrı ayrı değinecek olursak

Öncelikle Diksiyon yeni tanıştığım insanlarda önyargı oluşturuyo. Ve buda beni kötü hissettiriyo ister istemez. Bu yüzden bunu değiştirmek istiyorum. Şuan bu videodaki diksiyonum ve kendimi geliştirmemin bittiği videodaki diksiyonuma dikkat edin. Bakalım ne kadar fark olacak.
2. Olarak kitap okuma alışkanlığı. Çok şükür bu hedefime ulaştım kitap okuma alışkanlığım var. Okulda tenefüslerde, okuldan eve giderken tek gidiyosam eğer sokakta, otobüse bindiğimde otobüste, kısaca her yerde vakit buldukça kitap okumaya çalışıyorum çünkü okuma hızım da çok yavaş bunu da bi yandan geliştirmek istiyorum.
Zaten yakın arkadaşlarım falan biliyo görüyo kot montumun cebine koyuyorum kitabımı her boş vakitte okumaya çalışıyorum. Ve kitap okumak sadece okumamı hızlandırsın diye değil. Aynı zamanda bir girişimci, lider, ve kendi işimi kurma planlarımı destekleyen bana fikir, ilham, motivasyon veren kişisel gelişim kitapları tercih ediyorum.

3. Hayata pozitif bakmak
Hayata pozitif bakmanın ne kadar önemli olduğunu ben yeni farkettim. Şöyle açıklayım. Herkesten duyuyodum önceden, biraz pozitif ol, olumlu bak, yapabilirim dersen yaparsın, böyle olumlu düşün falan diyolardı ama ne alaka diyodum, nolacak öyle diyince, ben bişey yapmadıktan sonra öyle olduğunu söylesem nolabilir ki diyodum. Ama deneyince önce kendimi mutlu hissettiğimi gördüm, sonra yapabileceğime kendimi inandırıyo ve sonra da bunu yapabilceğimi düşündüğüm için onun için uğraşmamı sağlıyo. Bu yüzden hayata ister istemez pozitif bakmaya başladım artık.

4. Kelime dağarcığı.
Kelime dağarcığı günlük hayatta, deneme sınavlarında ve özellikle ben şiir yazarken çok ihtiyaç duyduğum bi özellik. Öğrendiğim kelimeleri günlük hayatıma katmak için sürekli kullanıyorum ve yazdığım şiirlerde, sözlerde kullanmaya özen gösteriyorum.

5. Sabır
Bende olmayan bir özellik. Hiç bir konuda sabredemediğim için çok çabuk vazgeçtiğim şeyler olur. Çoğu zaman önemsiz şeyler ama önemli olduğu durumda benim hayatıma iyi yönden etkisi olacak bi konuda sabırsız davranıp vazgeçersem eğer benim için hiç iyi olmaz. Bu yüzden sabretmeyi öğrenmem lazım.

6. Farklı bakış açısı
Farklı bakış açısının önemi en azından benim hayatımda çok büyük. Çünkü bir olaya her insan aynı şekilde bakarsa aynı şeyi görür ama farklı bi açıdan baktığın zaman kimsenin fark etmediği bi yön görür. Arkadaş ortamlarımdan örnek verecek olursam İbrahim Ethem Çatak. Kendisi beni içimden en iyi tanıyan kişilerden biridir. İbrahim'in düşünce yapısı bakış açısı benim çok hoşuma gidiyo çünkü her olaya farklı bi bakış açısıyla bakıp olabilecek bütün ihtimalleri değerlendirip sebeplerini ve sonuçlarını tek tek önünüze koyabilir. Onlayken düşüncelerimi dışarı vurma gereği hissetmem çünkü İbrahim benim ne düşündüğümü ve bende onun o an ne düşünüp ne yapmak istediğini anlayabiliyorum. Biz konuşmadan da anlaşabiliyoruz. Bu mert ve buğra gibi arkadaşlarım için de böyle. Bu da arkadaş çevresinin önemini gösteriyo. Arkadaş ortamı seni, sigara, alkol, kumar gibi kötü yola da düşürebilir, vizyonunu ve bakış açını değiştirip seni iyi yola da sokabilir. Bu yüzden arkadaşlarımın, hatta dostlarımın bende yeri ve önemi çok büyük. Bir kişiye dostum demem için benim hayatıma çok büyük etkisi olması lazım. Özellikle Mertden bahsetmek istiyorum. Dostum sadece mert değil tabiki. Ama Mertle dostluğumuzu kimse sorgulayamaz. Mertle ilk arkadaşlığımız anasınıfı ya da anasınıfından önce başladı. Sokakta ikimiz gecekonduların bahçelerini mi yakmadık, büyükbabamgilin eski gecekondusunun balkonuna ev mi yapmadık daha neler neler… Anasınıfında annemgil merte bizi farklı sınıflara ayırdı birleşirsek ortalığı darma duman ederiz diye. İlk okula geçtiğimizde tanıştığımız 2 arkadaşla daha ekibimizi 4 kişiye çıkardık ve hep beraber takılmaya başladık. Gizli gizli kim bilir nerelere gittik gezdik. Ama hiç birinde ne sigara ne alkol ne de başka bi kötü alışkanlık, günah hiç bişey yoktu. Ortaokulda yine 4 kişi sokaktan gece 11 12ye kadar girmezdik. Saklambaç, maç, seksek, yerden yüksek misket taso aklınıza gelebilecek bütün oyunları oynardık. Bir günümüz bir öncekine asla benzemezdi. Liseye geçtik, okullarımız yan yana olmasına rağmen 9. sınıfta fazla görüşemedik. O zamanlar ikimizinde artık farklı arkadaş ortamları, farklı arkadaşları olmuştu ve birbirimizle sadece hafta sonları görüşebiliyoduk. Ama nolursa olsun her hafta sonu görüşebiliyoduk. Çünkü evlerimizde de yan yana. Bizim için en büyük artılarından biri de bu ve aynı zamanda kuzen olmamız. Akraba misafirliğine de gitsek, düğüne de gitsek, köye de gitsek her yerde beraberdik. Sonra 10. Sınıfın 2. Döneminde araya pandemi girdi ve biz köye gittik ama mertgil ankarada olduğundan dolayı aynı zamanda sokağa çıkma yasakları olduğundan dolayı yaklaşık 4 ay görüşemedik. Şuana kadar ki en uzun ayrı kalışımız o zamandı. Daha sonra 11. Sınıfta mert bizim okula Kalaba Anadolu lisesine geçti ve arkadaş ortamlarımız yakınlaştı. Benim en yakın arkadaşlarımla hep beraber olduğumuz arkadaşlarımın arasına mert de dahil oldu. O zamanlar en çok ders çalıştığımız zaman 11. Sınıf sınavlarıydı. Beraber kalıp, akşam yarınki sınava, sınavdan sonra geceye kadar ertesi günün sınavına çalışarak geçti 2 haftamız. Daha sonra 12. Sınıfa geçtiğimizde ikimizde özel Kavram Kolejine geçtik. Yine aynı okuldayız, yine okula beraber gidip geliyoruz. Kısaca yine ayrılamadık. Üniversiteye geçtiğimizde ne olacak orayı henüz bilmiyorum.
Bizim mertle her zaman fikirlerimiz uyuşur, farklı olduğu durumda beraber mantıklı kararı verir onu yaparız. Zevklerimizin uymadığı yerde gerekirse fedakarlık eder ikimizinde memnun olacağı seçeniği yaparız. Bunca sene beraber olduktan sonra düşünce biçimlerimiz ve bakış açılarımız birbirine çok yakınlaştı. Kavga bile etsek ertesi gün hiç bişey olmamış gibi devam ederiz. En fazla 2 gün küs kalmışızdır. Ve en eğlendiğimiz anılarımız hep beraberken olur. Sadece mertle değil tabi ki. Lise arkadaşlarımla unutamayacağım anılar yaşadım. Bunlardan birisi de Buğra. Buğra benim lisede tanıdığım kendime en yakın gördüğüm arkadaşım. Bazen, öyle bi şey oluyor ki buğrayla birbirimize bakın sen bensin lan dediğimiz oldu. Buğrada kendimi gördüğümü söyleyebilirim. Hem karakter olarak, hem düşünce, kişisel özellikler ve kısaca her konuda buğrayı kendime çok yakın görüyorum ve çok da iyi anlaşıyoruz. Ve buğranında benim gibi bakış açısı gerçekten benimle aynı geliyo. Tek farkımız Buğra biraz vizyonsuz olabilir  kwmdlwmd.
Kısaca insanların AT GÖZLÜĞÜ' nü çıkarıp olaylara farklı açılardan bakması çok önemli geliyo bana.

7.İngilizce.
İngilizceyi ortaokuldan bu zamana kadar önemsemedim çünkü öğrenmemin o yaşlarda bana bi faydası olcağını düşünmedim. Ama bu yaşımda ingilizcenin önemini anladım. En basitinden en büyük hayallerimden biri olan Amerika'ya gidebilmem için ingilizcemin yeterli düzeyde olması gerekiyo. Ve bende bunun için okuldaki ingilizce hocası gizem hocayla konuştum. Benimle o kadar iyi ilgilendi ki, ben geçiştirir diye düşünüyodum ama normalde çok yoğun olmasına rağmen bana vakit ayırıp benimle ilgilendi. Bana öncelikle 120 soruluk seviye belirleme testi hazırladı. Bu testi çözdükten sonra seviyeme göre bana bi çalışma programı hazırlayabilceğini söyledi. Bende buna harfiyen uyarak boş vakitlerimde kitap okumaktan biraz fedakarlık edip ingilizce çalışmaya başladım. Şuanda bana a2 düzeyinde A’dan Z’ye İngilizce kelimeleri verdi ve çevirilerini yapıp ezberlemek için uğraşıyorum. Tabi ki lisede son senem, sınav senem otur ders çalış diyenler olacak ama ben bunu ders çalışamayacağım boş vakitlerimi doldurmak için yapıyorum.

8.Sıra geldi özgüven meselesine. Kısaca bahsedeyim. Ben çokta özgüvenli bi insan değilim. Haklı olduğum yerde hakkımı savunamam. Uğraşmaya değmeyeceğini düşündüğüm için haklı da olsam sessiz kalmayı tercih ederim. Bu yüzden bu sessizliğimi bozmak benim için büyük gelişme olacak.

Şimdi ise benim şuanda bu halde olmamı sağlayan bir kişiden daha bahsetmek istiyorum. Esma hocam.
Esma hocam benim psikoloğum, iç sesim, dert ortağım, herşeyim. Ben esma hocaya ilk gittiğimdeki halimi dün gibi hatırlıyorum. 11. Sınıfın sonuna doğru gitmeye başladım ilk. Gittiğim gün içimdekileri anlatırken ağladığımı hatırlıyorum. Ve en son gittiğimde benimle gurur duyduğunu gözlerinden anlayabiliyordum. Beni ailemden arkadaşlarımdan daha iyi tanır esma hocam. Ve benle resmi bir dille değilde gerçekten samimi ve kardeşiyle, çocuğuyla ilgilenir gibi ilgilenip dinler, çare bulur, ortak olur. Söylediği her söz altın değerindedir benim için ve benim hayatıma direkt etki eder. Hem derslerimi, hem özel hayatımı her anlamda değiştirmeme, geliştirmeme yardımcı olur. Hayatıma dokunan sihirli değnek gibidir kendisi. Kimse benim yol katetmediğimi, bişey başaramadığımı sanarken esma hocayla ne kadar geliştiğimi kutladık. İlk erenle şimdiki erenin arasındaki farkları görünce benden daha mutlu olduğunu görmek beni çok daha mutlu etti. Umarım hep yanımda olur.

Son olarak hayallerimden de bahsedicem.
2 sene öncesine kadar kurduğum hayalleri hatırlamıyorum bile. Ama en son 2020 de kurduğum hayaller evlenip aile kurup, ikiz kız çocuklarım Hayal ve Hayatla gün boyu ilgilenip, istediğim meslekte 5k maaş ile geçinmeyi düşünmekti. Ama 2021 de ise yazılım mühendisliği okuyup amerikada yaptığım bi grup plan ile milyoner hatta multimilyarder olup yat uçak ve helikopter almak, limuzinden 4x4 üne kadar, süper sportundan antika arabalara kadar sahip olup, istediğim zaman istediğime binmek, kendi ada’mı satın alıp orda yaşamak, gibi hayallere ulaştım. Ve bunlardan ilk hedefim Amerika'da yaşamak çalışmak var. Gidemezsin diyen, yapamazsın diyen, gerçekçi ol biraz diyen, herkese istediğim hayatı yaşarken fotoğraf atmak istiyorum. Ve tabiki bunlardan önce bir hedefim de youtuber olmak. Bu hedefime ufaktan başladım ama şuanki bebek adımlarımı, zamanı gelince dev, koşar adıma çevirip daha önce yapılmamış işlere imza atmayı planlıyorum. Çok güzel içerikler, fikirler var aklımda ama zamanı değil. Ve bütün hedeflerim planlı programlı vakitlerinin gelmelerini bekliyolar. Benimde daha zamanım gelmedi, Henüz hedeflediğim yerde değilim, ama dün olduğum yerden daha yakınım.
Sizde beklemede kalın.

https://youtube.com/c/%C4%B0ErenBalaban

Ve unutmadan, Başkalarının seni nasıl gördüğü önemli değil, önemli olan senin kendini nasıl gördüğündür. Ben kendimi milyarder bir patron, lider, girişimci olarak görüyorum. Biliyorum çok büyük hayal. Ama ağacın üzerine çıkmak istiyorsan, hedefin yıldızlar olmalı.

Okuduğunuz için teşekkür ederim. Ve yargılamadan, eleştirmeden önce mükemmel olup olmadığınızı kanıtlayın, ondan sonra eleştirip yargılayabilirsiniz. Eleştirileriniz benim gelişmeme yardımcı olacaktır zaten. O yüzden eleştiriye açığım.
Benimle aynı düşünen varsa yorumlara bekliyorum. Benimle aynı vizyona sahip yeni arkadaşlarla tanışmayı çok isterim. Bana instagramdan da ulaşabilirsiniz. Görüşmek üzere…

                                                                   12/06/2022 

Yorumlar

Beni Eski Ben'den Şimdiki Ben' e getiren Kitaplar

  • Marka Yaratmanın 22 Kuralı
  • ALİBABA' nın Dünyası
  • Einstein Gibi Düşünmek
  • ELON MUSK Geleceği İnşa Eden Adam
  • Steve Jobs
  • STEVE JOBS Gibi Düşünmek
  • MARK ZUCKERBERG
  • DUYGUSAL ZEKA
  • BEDEN DİLİ
  • AHMET BATMAN' ın Bütün Kitapları